İşe başladım başlayalı sürekli uykusuzum, yorgunum.Sabahları spor da yapmak istiyorum ama bu durum Ayşe'nin beni ne kadar uyutmadığı konusu ile direkt ilgili. Bazı günler o kadar uykusuz oluyorum ki, saat 8:20 gibi İştar'ı servise bindirdikten sonra hemen geri yatıp uyuyorum.Bir uyanıyorum saat 10:30 olmuş..Apar topar kalkıp işe koşuyorum.
Doktorumuz 7. ay kontrolde Kim West'in kitabını denememi önerdi. Hemen indirdim ve bir kısmını okudum.Fakat o kadar uykusuzum ve yorgunum ki, kitap okumaya bile halim yok.
Neyse, sağdan soldan pek bilinçli, pek iyi çocuk yetiştiren blogger sayfalarından okuduğum özetle konunun özünü kavradım galiba.
Kim West metodunda ağlatma var ama az..Özellikle gece sık uyanan bebekler için diyor ki; aslolan bebeğin kendi kendini uyutmayı öğrenmesi.Bunu becerirsen, senin ufaklık gece aniden uyandığında tekrar geri uykuya dönebilir. Bunu yapabilmenin tek yolu da bizim yaptığımızın aksine, bebek uykuyla uyanıklık arası bir durumdayken yatağına yatırıp, onu bir daha kucağa almadan yatağında kendi kendine uyuyakalmasını sağlamak. Bu sırada yatağın kenarında duruyoruz ve hedefimiz 1 hafta içinde kademeli olarak uzaklaşmak. İlk başlarda illa ki ağlayacak ama komşular polis çağırana kadar değil, sadece bir kaç dakika ağlatıyoruz.Sakinleşmezse, kucakta sakinleştirip bir daha başlıyoruz işe.Yatağa yatırdığımız çocuğu yattığı yerden pış pışlıyoruz. Eninde sonunda uyuyacak sıpa diye iddia ediyor sevgili Kim abla.Hah işte bu şekilde uyudu ya, uykular da birer döngü şeklinde ya, döngü bitip de uyandığında zaten başta da kendi uyumuştu ya, bebek şöyle bi bakınacak" yaw oda da karanlık,herkes fosur fosur uyuyo galiba, aman ben de uyuyayım bari yapacak bişi yok deyip geri uyuyacak. Esasen aynı durum biz büyükler için bile geçerliymiş.Uyku dediğimiz şey kesintisiz bir eylem değil, bir kaç saatlik döngülermiş.Biz de her döngü bitiminde uyanıyormuşuz ama sağa sola dönüp, popomuzu attırınca hooop yeni döngüye geçmiş oluyormuşuz.Bebeklerle aramızdaki fark, bebeklerin döngüleri daha kısa ve bize göre daha hızlı uyanıklık durumuna geçebilmeleri.
Ayşe 'deki temel sıkıntı emerek uyumaya fena halde alışmış bir bebek olması. En tehlikeli uyutma yöntemi de esasen bu çünkü döngüsü bitip uyandığında benden başka onu uykuya yatıracak kimse yok.
Ekim ortası gibi,Ayşe 7,5 aylıkken uyku eğitimi uygulamalarına başladım.
İlk iş, beşiği iptal ettik ( zaten sıradaki kuzenin yatağı olacak kısa zaman sonra) ve Ayşe' yi odasına geçirdim.Akşam yemeği, sonra banyo vs (malum uyku rutini de yaratmamız gerekiyor) derken iyice mayışan Ayşe ile odasına geçtim ve başladık uyutma rutinine.
Ninni söyledim, hafifçe salladım,pışpışladım, azcık uyku sinyalleri verince de yatağına yatırdım Ayşe'yi. Kucaktan yatağa geçince mızıldanmaya başlaması 1 dakika bile sürmedi.
Sakin şekilde yanına otırdum.Kolunu yatağının parmaklıklarından uzatıp poposuna pışpış yapmaya başladım.Ayşe " noluyoruz" bakışları attı önce, anlamadı.Ama asıl istediği şey (yani meme!!) hala gelmediği için bir süre sonra mızıldanmaların şiddeti arttı ve ağlamaya dönüştü.
Hemen kaldırdım,kucağıma aldım,sustu.
Yatırdım.
10 saniye sonra tekrar ağlamaya başladı.
Kaldırdım,sustu,yatırdım,ağladı,kaldırdım,sustu.....
Bu şekilde 7-8 tur gittik.
Odaya girişimizden beri 40 dakikayı geçmişti ve Ayşe'de uyku belirtisi hiç olmadığı gibi daha da uyanıktı artık.
Ver artık şunu anne ne saçmalıyorsun diyor gibiydi sanki.
Daha fazla denememeye karar verdim, emzirdim, hemen uyudu, yatırdım.Anında uyandı,bir daha emzirdim, bu defa uyanmadı.
Kamerasını açtım,parmak ucuma basa basa çıktım.
1 saat 10 dakikada uyumuştu. Hem de yine de sonu emzirmeyle bitmişti.
O gece Ayşe her 120 dakikada bir uyandı.Odadaki hoparlörden sesini duyduğum anda eşim de rahatsız olup uyanmasın diye hemen yataktan fırladım, koşa koşa odasına gittim.Aşırı uykum olduğu için emzirdim,uyuttum,tekrar yatağa döndüm.
Ertesi gün yeniden denedim.Birebir aynı şeyler oldu.Bu defa ben de biraz inat ettiğim için emzirmeden uyutma denemeleri kısmı daha da uzun sürdü.
Sonuç: yine emerek uyudu, 1 saat 45 dakika sürdü.
Sonraki gün tekrar.Bu defa emzikle de denemeler yapmak istedim.Normalde Ayşe hiç emzik kullanmıyor ama zaman zaman Sophia onu emzikle uyutuyordu.(emzik ne süper bişi bu arada) Yatırdıktan sonraki ağlama evresine geçildiğinde,ağzına emzik vermek istedim; tabi ki almadı.Kaldırdım, kucakta tekrar denedim, daha da şiddetli ağlamaya başladı.
Emziği göğsüme yaklaştırıp emzirir gibi yapayım dedim, hemen heyecanlandı,ağzına meme yerine emzik gelince tekrar ağlamaya başladı.Emzik işini bırakıp, son 2 gündür denediğim yöntemleri yapmaya başladım.
3. gün sonuç: tabi ki emerek uyudu, bu defa 2 saati geçmişti.
Ve bu 3 günün sonunda Ayşe'nin 120 dakikada bir uyanma rutini hiç değişmediği gibi, eskiden mıkırdanarak tatlı tatlı uyanan çocuk artık avazı çıktığı kadar bağırarak uyanıyor.Direk ağlayarak çağırıyor bizi.
Dördüncü gün- artık daha az hevesle- yine aynı şeyleri yaptım.Bu defa yatağın üzerine eğilerek pışpışladım Ayşe'yi. Emzik vermeyi denedim vs. Yine 1 saati geçtik ve Ayşe yaklaşık 10 dakikadır kesintisiz ağlarken son bir defa emziği deniyeyim dedim.Ayşe birden " anneee memeee" dedi.
Kalakaldım.
Hay Kim'e de West'e de dedim.
Çıkarıp emzirdim hemen.Uyudu.
Yatırdım.Aşırı derecede ağladığı için Ayşe bitap durumdaydı , yatırınca uyanma olmadı.
Yatak odasına gittim ve kararımı verdim: bu evde emzirme dönemi bitene kadar uyku eğitimi olmayacak artık..
Tabi ki 120 dakika sonra Ayşe tekrar uyandı,onu aldım ve aramıza yatırdım! Sabaha kadar her uyandığında kalkıp emzirdim.Bazen yatırınca da uyandı, bazen uyumaya devam etti.
Ertesi gün de aynı.Sonraki gün de.
Ayşe ben bu satırları yazarken artık neredeyse 8,5 aylık ve bir süredir aramızda yatıyor. Genellikle 4-5 saatte bir uyanıyor.Bir kere onu kaldırıp emziriyorum.Geri kalan uyanmalarında yattığım yerden emziriyorum.
Şu an ihtiyacım olan uykuyu çoğu zaman alıyorum.Ayşe de daha mutlu artık.
Bu durumu bozacak tek kişi İştar. Zaman zaman o da geceyi aramızda sonlandırıyor. Yani artık yatakta minimum 3 kişiyiz, pek çok aile gibi. Hatta bu beraber uyuma durumu o kadar yaygın ki, 2*2 yatak alan aileler bile var.Uzun bir süre İştar'ı yatağa sokmadan idare ettik fakat kıllandı mı artık ne olduysa,dün gece o da aramıza katıldı.Gecenin yarısını yatakta 4 kişi geçirdik, sonra tabi ki babamız pes edip her zamanki mekanına, yani salondaki koltuğa geçti. Her sabah onu iki büklüm buluyoruz.
Ayşe ile inatlaşmanın sonu işte böyle oldu, yatakta 3 kişi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder